Bir ülkede son dönemlerde kadına yönelik şiddet olayları %1500 oranında artmışsa;
Bir ülke, Dünya Cinsiyet Ayrımcılığı Raporunda 136 ülke içinde 120. sırada yer alıyorsa;
Bir ülkenin Meclis Başkanı “Kadın iffetli olacak, herkesin içerisinde kahkaha atmayacak” diyorsa;Bir ülkenin Çevre ve Orman Bakanı iş isteyen kadınlara “Evdeki işleriniz yetmiyor mu?” diyorsa;
Bir ülkenin Ekonomi Bakanı “İşsizlik oranı niye artıyor biliyor musunuz? Çünkü kriz dönemlerinde daha çok iş aranıyor. Özellikle kadınlar arasında kriz döneminde işgücüne katılım oranı daha artıyor” diyerek yüksek işsizlik oranının faturasını iş arayan kadınlara kesiyorsa;
Bir ülkenin Sağlık Bakanı “Kadınlar, annelik kariyerinin dışında bir başka kariyeri merkeze almamaları gerekir” diyorsa;Bir ülkenin Savunma Bakanı “Türk kadını evinin süsüdür” diyorsa;
Bir ülkenin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı çocuk tacizine karşı çözüm önerisi olarak “Çocuklarınıza çığlık atmayı öğretin” diyorsa;Bir ülkenin milletvekili “Herkesin günah işleme özgürlüğü vardır” diyorsa;
Bir ülkenin Cumhurbaşkanı “Kadın-erkek eşit değildir, fıtrata ters” diyorsa;
Bir ülkede hemen hemen her alanda her geçen gün giderek büyüyen bir ahlak çöküntüsü yaşanıyorsa,
Bir ülkenin erkekleri kadına “insan” gözüyle değil, “obje” ve “namus” gözüyle bakıyorsa;
Bir ülkenin mahkemelerinde kadın şiddeti uygulayanlara ve tecavüzcülere ve kadın katillerine çeşitli ceza indirimleri uygulanıyorsa;
Bir ülkede artık her gün kadına yönelik şiddet, tecavüz ve kadın cinayeti haberleri yapılıyorsa ve tüm bunlar halk tarafından kanıksanır hale geliyorsa;
maalesef bu ülkede kadına yönelik şiddet, tecavüz ve vahşet haberlerini daha çok duymaya devam ederiz.
Özgecan Aslan’a ve bugüne kadar erkek vahşeti yüzünden hayatını kaybeden tüm kadınlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Her ne kadar pek ümidimiz olmasa da katillerin en ağır şekilde cezalandırılmasını diliyoruz.
Bisikletli Ulaşım Platformu