Temsilcimiz Zeynep Arapoğlu, Kreuzberg ve Beşiktaş’ta bisiklet sürmeyi Tagesspiegel Leute için karşılaştırdı. Kreuzberg’de kendisine yol önceliği veren sürücüleri özleyeceğini ve genç bir kitlenin yaşadığı Beşiktaş için daha iyi şartların oluşturulabileceğini söylüyor!
Almanca yayınlanan röportajın çevirisini yayınlıyoruz, orijinali için tıklayın.
Zeynep Arapoğlu (1981 doğumlu) İstanbul’un Beşiktaş semtinde yaşıyor.
Bisikletli hak savunucusu ve çoğunlukla Xhain (Friedrichshain- Kreuzberg) partneri Kadıköy’ün komşu ilçesi Beşiktaş’ta bisiklet sürüyor. Özellikle orada “Bisikletli Ulaşım Platformu” girişimi hak savunucularıyla birlikte bisikletliler için koşulları iyileştirmeye çalışıyor. Kasım ayı başında Arapoğlu, Berlin’nin yeni bisiklet altyapı projelerini görmek için Berlin’deki diğer bisiklet hak savunucularını ve yanı sıra Tagesspiegel’den Radmesser projesini de ziyaret etti.
Şu anda Kreuzberg’i ziyaret ediyorsunuz – ulaşım açısından Berlin ile İstanbul arasındaki en büyük farklar neler? Hem Xhain hem de Beşiktaş kendi şehirlerindeki merkezi bölgeler. Bir çok dik yokuşlardan dolayı Beşiktaş’ın bisiklet sürmek için uygun olmadığı kanısı var ancak özellikle gençler bunun tersini gösteriyor. Bisikleti, ulaşımın ve gezmenin hızlı ve ucuz bir yöntemi olarak kullanmayı seviyorlar. Ne yazık ki, altyapı çok yetersiz. Kreuzberg’i bisiklet sürmek çok daha güvenli buldum: bunun başlıca sebepleri bisiklet yolları ve motorlu araç sürücülerinin daha saygılı olması.
Xhain’de hem aktivistler hem de politikacılar trafikte ekolojik bir değişim üzerinde çalışıyorlar. İstanbul’da benzer çabalar var mı? Evet, birçok insan toplumun dikkatini çevre sorunlarına çekmeye ve sürdürülebilirliği teşvik etmeye çalışıyor. Benim parçası olduğum organizasyonlar da buna dahil.
Çalışmalarınızın bir başka yönü de kadınları İstanbul’da bisiklete binmeye teşvik etmek. Türkiye’de bu zor bir konu mu? Kadınların bisiklete binmeye başlamak için daha fazla cesaretlendirmeye ve bir ölçüde bisikletin sunduğu özgürlüğe ihtiyaçları var. Bu nedenle onları desteklemeye ve teşvik etmeye çalışıyorum.
Kreuzberg’de en çok neyi sevdiniz – ve kaldığınız süre boyunca neyi özlediniz? Bisikletimi her yere güvenli bir şekilde park edebilmenin harika olduğunu düşündüm. Trafik planlamasına bisikletin de dahil edildiğini hissettim: Özellikle trafik ışıklarında ve kavşaklarda güvenle geçebildim. Eve döndüğümde Kreuzberg’de en çok bu güvenlik hissini özleyeceğim. Buradayken özlediğim şey ise, Beşiktaş’tan vapura bisikletimle binerek birlikte Kadıköy’e geçmek ve bisikletimle iki kıta arası yolculuk yapmak.